Özlü Sözler

.

“Sınıfta belirleyici unsur benim. Sınıfın havasını benim kişisel yaklaşımım yaratıyor. Ortamı, o günkü ruh halim belirliyor. Öğretmen olarak elimdeki büyük güçle bir insanı mutlu ya da mutsuz edebilirim. Bir işkence aracı da olabilirim, bir esin kaynağı da. Aşağılayabilir ya da yüceltebilirim, incitebilir ya da iyileştirebilirim. Her durumda bir bunalımın ortaya çıkmasını da ortadan kaldırmasını da, bir insanın insanileşmesini de insanlığından çıkmasını da benim tepkilerim belirler.” The beginning of knowledge is the discovery of something we do not understand. Bilginin başlangıcı anlamadığımız bir şeyi keşfetmektir.

Discovery consists of seeing what everybody has seen and thinking what nobody has thought. Keşfetmek herkesin gördüğünü görmek ve kimsenin düşünmediğini düşünmeyi içerir.

He who desires is always poor. Arzulayan daima fakirdir (zavallıdır).

What is defeat? Nothing but education; nothing but the first step to something better. Yenilgi nedir ? Eğitimden başka herşey; daha iyi birşeye atılan adım dışında herşey.

A weak man has doubts before a decision, a strong man has them afterwards. Zayıf bir insanın karar öncesi şüpheleri vardır, güçlü bir insanın ise karar sonrası.

The first step to getting the things you want out of life is this: Decide what you want. Ben Stein İstediğin şeyleri hayattan elde etmenin ilk adımı şudur : Ne istediğine karar ver.

When it is not necessary to make a decision, it is necessary not to make a decision. Karar vermek gerekmediğinde, karar vermemek gereklidir.

He who never made a mistake never made a discovery. Hiç hata yapmayan hiç keşif de yapmamıştır

The real voyage of discovery consists not in seeking new landscapes but in having new eyes. Keşfin gerçek yolculuğu yeni alanları aramak değil yeni gözlere sahip olmaktır.

Mistakes are the portals of discovery. Hatalar keşfin ana giriş kapısıdır.

No pessimist ever discovered the secret of the stars or sailed an uncharted land, or opened a new doorway for the human spirit. Şu ana kadar hiç bir kötümser yıldızların gizemini yada haritada olmayan bir yeri, yada insan ruhu için yeni bir yolu keşfetmemiştir.

To dream of the person you would like to be is to waste the person you are. Olmayı istediğin insanı hayal etmek olduğun insanı çöpe atmaktır.

Just because you are blind, and unable to see my beauty doesn't mean it does not exist. Sadece kör olman ve benim güzelliğimi görememen onun var olmadığı anlamına gelmez.

“To laugh often and much; to win the respect of intelligent people and the affection of children; to earn the appreciation of honest critics and endure the betrayal of false friends; to appreciate beauty, to find the best in others; to leave the world a little better; whether by a healthy child, a garden patch or a redeemed social condition; to know even one life has breathed easier because you have lived. This is the meaning of success."

Sık sık ve çok gülmek; zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmak; dürüst eleştirmenlerin takdirini kazanmak ve yanlış arkadaşların ihanetine dayanmak; güzelliği takdir etmek, diğerlerindeki en iyiyi bulmak; dünyayı biraz daha iyi halde bırakmak : ister sağlıklı bir çocukla, ister güzel bir bahçeyle yada kötülükten arındırılmış bir sosyal ortamla; sen yaşadığın için bir kişinin bile daha rahat nefes aldığını bilmek. İşte başarının anlamı budur.

“Mala mülke mağrur olma Deme var mı ben gibi.. Bir muhalif rüzgar eser Savurur harman gibi”

“Hakkın sillesinin sedası yoktur Bir vurursa, devası yoktur”

Ben sefâletten ölürken seni sıkmazsa refâh / Hak erenler buna ummam ki desinler eyvallah (Mehmet Âkif)

Allah'ım, bana yenilgide çabalama, umutsuzlukta sabretme, yoldaşsız yürüme, silahsız savaşma, ödülsüz çalışma, ekmeksiz hizmet, riyasız iman, gösterişsiz iyilik, hevessiz aşk ve halkın kalabalığı arasında yalnızlık nasip et. Ali Şeriati

Yükselirken kaliten, düşerken karakterin belli olur.

“Attitude is more important than facts. It is more important than the past, than education, money, circumstances, than failures and success, than what other people think, say, or do. It is more important than appearance, ability, or skill. It will make or break a business, a home, a friendship, an organization. The remarkable thing is I have a choice every day of what my attitude will be. I cannot change my past. I cannot change the actions of others. I cannot change the inevitable. The only thing I can change is attitude. Life is ten percent what happens to me and ninety percent how I react to it.”

İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için,sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor,kendisini sevilmeye layık görmediği için.Düşünmekten korkuyor sorumluluk getireceği için. Konuşmaktan korkuyor,eleştirilmekten korktuğu için. Duygularını ifade etmekten korkuyor,reddedilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor,gençliğin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor,dünyaya iyi birşey vermediği için.Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için..

Öncelikli olana ÖNEM ver, Önemli olana ÖNCELİK ver.

“Hayal gücü bilgiden daha önemlidir.” Albert Einstein “Yaşamda korkulacak bir şey yoktur, sadece anlaşılacaklar vardır.” Marie Curie

Rarely do great beauty and great virtue dwell together. Güzellik ve erdem nadiren bir arada bulunur.

Man is what he believes. İnsan inandığı şeydir.

The thing always happens that you really believe in; and the belief in a thing makes it happen. Gerçekten inandığın şeyler hep olur; onun içindeki inanç onu yapar.

Unless you believe, you will not understand. İnanmadıkça anlayamazsın.

They can conquer who believe they can. Yapabileceklerine inananlar herşeyi başarır.

How helpless we are, like netted birds, when we are caught by desire! Ne kadar da çaresiziz, kafesteki kuşlar gibi, HIRS bizi yakaladığında !

God loved the birds and invented trees. Man loved the birds and invented cages. Allah kuşları sevdi ve ağaçları yarattı. İnsanoğlu kuşları sevdi ve kafesleri yaptı.

You cannot fly like an eagle with the wings of a wren. Bir çalıkuşunun kanatlarıyla bir kartal gibi uçamazsın.

The body says what words cannot. Vücut kelimelerin söyleyemediğini söyler.

Choose rather to be strong of soul than strong of body. Güçlü bir ruhu güçlü bir vücuda tercih et !

A room without books is like a body without a soul. Kitapsız bir oda ruhsuz bir vücut gibidir.

The human brain starts working the moment you are born and never stops until you stand up to speak in public. İnsan beyni doğar doğmaz çalışmaya başlar ve halk içinde konuşmak için ayağa kalkıncaya kadar asla durmaz.

A celebrity is a person who works hard all his life to become well known, then wears dark glasses to avoid being recognized. Ünlü kişi tanınmak için bütün hayatı boyunca sıkı çalışan kişidir, ve sonra tanınmamak için siyah camlı gözlükler takar.

It's choice - not chance - that determines your destiny. Kaderini belirleyen ŞANS değil SEÇİMdir.

Destiny is no matter of chance. It is a matter of choice. It is not a thing to be waited for, it is a thing to be achieved. Kader şans işi değildir. Bir seçim işidir. Beklenecek bir şey değil, başarılacak bir şeydir.

Only I can change my life. No one can do it for me. Hayatımı sadece BEN değiştirebilirim. Hiçkimse onu benim için yapamaz.

Things do not change; we change. Hiçbirşey değişmez; biz değişiriz.

Nothing endures but change. Değişiklikten başka hiçbir şey devam etmez.

It's not that some people have willpower and some don't. It's that some people are ready to change and others are not. Bazı insanların iradesinin olması bazılarının da olmaması önemli değil. Bazı insanların değişime hazır olması ve diğerlerinin olmamasıdır önemli olan.

Nearly all men can stand adversity, but if you want to test a man's character, give him power. Neredeyse her insan sıkıntılara dayanabilir, fakat eğer bir insanın karakterini test etmek istiyorsan, ona GÜÇ (yetki) ver.

Personality can open doors, but only character can keep them open. Kişilik kapılar açar, ama sadece karakter onları açık tutar.

In attempts to improve your character, know what is in your power and what is beyond it. Karakterini şekillendirirken, gücünü ve onun ötesini bil.

Character cannot be developed in ease and quiet. Only through experience of trial and suffering can the soul be strengthened, ambition inspired, and success achieved. Karakter sessizce ve kolayca gelişmez. Sadece deneme ve acı çekme tecrübeleriyle insan ruhu güçlenebilir, arzu tutuşabilir ve başarı yakalanabilir.

A man's character is his fate. Bir insanın karakteri onun kaderidir.

People with courage and character always seem sinister to the rest. Cesareti ve karakteri olan insanlar diğer insanlara daima kötü ve uğursuz görünürler.

When the character of a man is not clear to you, look at his friends. Bir insanın karakteri senin için net değilse, arkadaşlarına bak

Character - the willingness to accept responsibility for one's own life - is the source from which self respect springs. Karakter - insanın kendi hayatının sorumluluğunu alma isteği - kişinin kendine saygısının geliştiği bir kaynaktır.

One can acquire everything in solitude - except character. Bir insan herşeyi yalnızlıkla (tek başına kalarak) elde edebilir - karakter hariç.

The character of a man is known from his conversations. Bir insanın karakteri konuşmalarından anlaşılır.

I could never think well of a man's intellectual or moral character, if he was habitually unfaithful to his appointments. Bir kişinin zihinsel ve ahlaki karakteri konusunda asla iyi düşünemem eğer randevularına alışkanlık derecesinde sadık değilse.

People seem not to see that their opinion of the world is also a confession of their character. İnsanlar dünyaya ait görüşlerinin aynı zamanda kendi karakterlerinin bir itirafı olduğunu da görmüyor gibiler.

Hard work spotlights the character of people: some turn up their sleeves, some turn up their noses, and some don't turn up at all. Zor işler insanların karakterlerini ortaya koyar : bazıları kolunu sıvarlar, bazıları burun kıvırırlar ve bazıları da kaybolurlar.

Strong feelings do not necessarily make a strong character. The strength of a man is to be measured by the power of the feelings he subdues not by the power of those which subdue him. Güçlü duygular her zaman güçlü bir karakteri ortaya çıkarmaz. Bir insanın gücü bastırdığı duyguların gücüyle ölçülür, onu bastıran duyguların gücüyle değil.

The longer I live the more beautiful life becomes. Ne kadar uzun yaşarsam hayat o kadar güzel oluyor.

Before you contradict an old man, my fair friend, you should endeavor to understand him. Yaşlı bir adamla çelişmeden önce, benim iyi gün dostum, onu anlamaya çalışmalısın.

Young men's minds are always changeable, but when an old man is concerned in a matter, he looks both before and after. Gençlerin zihinleri daima değişkendir, fakat yaşlı bir adam bir konuyla ilgilendiğinde, hem öncesine hem sonrasına bakar.

I never feel age...If you have creative work, you don't have age or time. Hiç yaşlı hissetmiyorum…eğer yaratıcı bir işin varsa, yaşın da vaktin de olmaz.

The secret of staying young is to live honestly, eat slowly, and lie about your age. Genç kalmanın sırrı dürüstçe yaşamak, yavaş yemek ve yaşın hakkında yalan söylemektir.

No matter how old you are, there's always something good to look forward to. Kaç yaşında olursan ol, daima dört gözle bekleyeceğin iyi birşey vardır.

Old age is not so bad when you consider the alternatives. Alternatifini düşündüğünde yaşlılık o kadar da kötü değildir.

You don't stop laughing because you grow old. You grow old because you stop laughing. Yaşlandığın için gülmeyi bırakmazsın. Gülmeyi bıraktığın için yaşlanırsın.

Happiness is like a butterfly, the more you chase it, the more it will elude you, if you capture it against it's will, you will kill it, but if you set your mind on other things, it might just come and sit gently on your shoulder. Mutluluk bir kelebek gibidir, ne kadar kovalarsan, senden o kadar kaçar. Eğer onun rızası olmadan onu yakalarsan, öldürürsün onu, fakat aklına başka şeyleri getirirsen, gelir ve yavaşça omuzuna konar.

Winners never quit, Quitters Never win ! Kazananlar ASLA Bırakmaz, Bırakanlar ASLA Kazanamaz !

I've learned that you can't have everything and do everything at the same time. Artık öğrendim ki, aynı anda herşeyi yapamazsın ve herşeye sahip olmazsın.

It is only a mad man and a fool that will not change while others do. Diğerleri değişirken değişmeyen sadece iki kişi vardır : deli ve aptal

It is better to be a lion a day than to be a sheep all your life time. Bir ömür boyu koyun olmaktansa bir günlüğüne aslan olmak daha iyidir.

"How do you know so much about everything?" was asked of a very wise and intelligent man; and the answer was, "By never being afraid or ashamed to ask questions as to anything of which I was ignorant." Akıllı ve zeki bir adama " herşey hakkında bu kadar çok şeyi nasıl biliyorsunuz ?" diye sorulduğunda şöyle cevap verdi : " Cahili olduğum herhangi bir şeyi sormaktan asla korkmayarak ve utanmayarak"

Every generalization is dangerous, especially this one. Her genelleştirme tehlikelidir, özellikle bu.

It is better to look like a fool than to prove that you are one. Aptal gibi görünmek aptal olduğunu ispatlamaktan daha iyidir.

Sevgiyi gerçek kılan şey mücadeledir. sevdiklerini kadere bırakamazsın.

İnsanlar sizi kontrol edemedikleri zaman sizden nefret etmeye başlarlar.

Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında...

İnsanlardan beklentiyi azaltmak demek dertleri azaltmak demektir. beklenti demek dert demektir çünkü.

İfade edilmeyen kızgınlık, nefrete dönüşür.

Karakter sahibiyseniz, düşman sahibi de olursunuz.

Eğer farklıysan, yalnızlığa mahkumsun

ilim: bir annenin çocuğuna süt emzirdiğini söylemek. irfan: çocuğun emdiği şeyin (hakikatte) süt değil şefkat olduğunu söylemek.

Aydınlanma; kişinin kendi aklını kullanmaya cüret etmesidir.

İnsan güçlü olmadığı zaman akıllı olmak zorundadır.

Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öperler.

Evrensel bir nimet olan sessizlikten zevk alabilenler, dünyanın en mutlu kişileridir.

Okuyarak öğreneceksin ama severek anlayacaksın.

Fil çoğalsın, ebabilden umut kesilmez. Firavun azsa da, Nil’den umut kesilmez. Zalimler ölmüyor diye Ye’se kapılma. Sabret hele, Azrail’den umut kesilmez.

Kalabalığa karışmak için hiçbir özellik gerekmez. Ama yalnız ve dik durmak için, gerçekten çok şey gerekir.

Çok çalışmak yeterli olsaydı, çalışkan insanların hepsi zengin olurdu.

İyilik yeterli olsaydı, kibar insanların hepsi sevilirdi.

Zeka yeterli olsaydı, akıllı insanların hepsi mutlu olurdu.

Şüphe hastalıkların yarısıdır. İyimser olmak, olumlu düşünmek ilaçların yarısıdır. Sabır ise şifanın ilk adımıdır.

Dünyayı haksızlık yönetiyor, adalet yalnız sahnede var.

Ne kadar süslenseler, bir yerden sırıtıyor zavallılıkları.

Tahsilin ve servetin ne kadar büyük olursa olsun, tevazuyu kalbine koymadıkça; aklın cehalete, kalbin enaniyete hizmet eder.

İçinde bir tutam delilik olmayan hayat, eksik bir hayattır.

Zorlayınca olmaz. Nasipse olur. Ama zorlamadan da nasip olmaz. Çünkü kader gayrete aşıktır.

Öğrenilmiş hakikatlerin hakikat olup olmadığından kuşku duymaktır irfan.

Yalnız kalmayı öğrenin; çünkü en çok ona ihtiyacınız olacak.

Çok fazla konuşmayın, çünkü dinleyicilerin ne zaman ihanet ettiğini bilemezsiniz.

Tolstoy diyor ki: “bazı insanlarla iki kez tanışırsın.” o kadar haklı ki..

Beni benden öğren herkese aynı değilim.

Sahipleneni az diye hâkikate hürmet etmekten vaz mı geçelim ?

Bir kişi Allah'tan başka kimseye ihtiyacı olmadığına insanırsa, Allah da onu başkasına muhtaç etmez.

Teslimiyet pazarlıksızdır, ihlas endişesizdir, samimiyet gösterişsizdir.

Eğer kendine güvenen 5 kişiyle takılırsan 6. sen olursun -Eğer 5 akılı insanla takılırsan 6. sen olursun Eğer 5 negatif insanlarla takılırsan 6. kişi sen olursun Çünkü vakit geçirdiğin 5 kişinin ortalamasısın. Tercihini iyi yap!

Sırf kalp kırmamak, kendime yakışanı yapmak için cevap vermediğim herkes, kendini haklı zannetti."

İnsanlar olgunlaştıkça ‘taraflara’ inanmayı bırakırlar.

Üç istek seni başkalarının kölesi yapar; • Sevilme isteği, • Beğenilme isteği, • Takdir edilme isteği.

Sultanın sofrasına oturan âlimin fetvasına itibar edilmez.

Sessiz sedasız bir köşeye çekilip yaşamak lazım…

Ey insan, Kadere az bahane bul. Buğday ektin de, arpa mı biçtin.

Gönlümüzde veya zihnimizde gereğinden fazla önemseyip büyüttüğümüz her şey zamanla bir imtihana, taşınması zor bir yüke, bir pişmanlığa ya da hayal kırıklığına dönüşür. Her şeyi olduğu gibi görmeli insan: ölçülü sevmeli, ölçülü güvenmeli ölçülü kredi vermeli ve ölçülü bağlanmalı.

Yavaş başarı karakter oluşturur, hızlı başarı ego yaratır.

Çabalar önemlidir, vaatler değil.

Sorun; cahil olman değil, kendini alim sanman.

Seni affedecek kadar olgunum ama tekrar güvenecek kadar aptal değilim.

Ahlak bir ölçek sorunudur, büyük ölçekte çalışmaz. [ailede, bakkalda, köyde işe yarayan ahlak kuralları, devlet, holding, metropolis ölçeğinde buharlaşır.] ahlakın (iyi-kötü) kapsamı genişledikçe hukuka (suç-ceza) dönüşür. dinsel hukuka dayalı devletlerde şiddetin nedeni budur.

The most certain way to succeed is always to try just one more time. Başarılı olmanın en kesin yolu her zaman sadece bir kez daha denemektir.

Allah verirse engelleyecek yok, engellerse verebilecek yok.

Zekanın en çok görülen işaret ve belirtisi neşedir.

Yalnızlığı istedim. Çünkü nezaketi zayıflığın bir parçası, hoşgörüyü ödleklik, yücelmeyi böbürlenme fırsatı kabul eden kalabalığın terbiyesizliğinden usandım.

Niyetini düzeltirsen işin, işini düzeltirsen ahlâkın, ahlâkını düzeltirsen yolun, yolunu düzeltirsen dünyan düzelir."

Soğumuş demiri, çürümüş eşyayı düzeltmeye çalışma!" diyor Gazzali. "Zamanın çürüttüğü bir şeyi attâr nasıl düzeltebilir?" Yani; laf anlatamayacağın, anlatsan da tesiri olmayacak kadar kendi düşüncelerine, yargılarına bağlı insanla uğraşarak vaktini zayi etme…

Önemli olan insanların söyledikleri değil, yaptıklarıdır.

Allah, eğer bir kulu hakkında iyilik murad ederse ona kendi kusurlarını görme kâbiliyetini verir.

Babaannem şöyle derdi: “Gitmek isteyeni kırk düğüm halatla bağlasan, tutamazsın. Kalmak isteyene saç teli yeter.”

Açıkça nefret etmek Yalancı bir övgüden daha soyludur.

İnsanın kendi kendini cezalandırması, mertliğin zor rastlanır örneklerindendir.

Düş gücünü yitiren insanın hiç umudu olur mu?

Yavaş yavaş ölürler Alışkanlıklara esir olanlar, Her gün aynı yolları yürüyenler, Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile girmeyen Veya bir yabancı ile konuşmayanlar..

Sen hüzünlüsün diye dünya durup sana yol vermeyecek.

İnsanlar, onlar için ne yaptığınızı anlamazlar; ta ki, siz yapmayı bırakana kadar.

Babaannem şöyle derdi: "Paraya doymayan kadından, kadına doymayan adamdan hayır gelmez.

İyiler kaybetmez, kaybedilir.

İnsan birisiyle yaşlanmalı, birisi yüzünden değil.

Geminin tek kaptanı olur, gerisi mürettebattır. Kalbin de tek sahibi olur, gerisi teferruattır…

“Her şey göründüğü gibi olsaydı, eline aldığın deniz suyu mavi olurdu..

Şu içinde bulunduğun ɑndɑki ömrü bir fırsɑt bil ve onunlɑ meşgul ol; Ne geçmişe üzül, ne gelecekten kork.

Bir erkeğin merhametini sevin. Yakışıklılık geçer gider. Para; mal, mülk tükenir ama merhamet kalıcıdır. Ve bir erkeğe en çok merhamet yakışır” der Tomris Uyar. Şu son cümlesini hep söylerim. Merhameti küçümsemeyin. En kalıcı ve en büyük duygu budur.

İnsanları kaybetmekten korkma. Etrafındaki herkesi memnun etmeye çalışıp da kendini kaybetmekten kork.

Bazen kendine gelmen için, başkalarından gitmen gerekir. Uzaklaşmak, özgürlüktür.

Babaannem şöyle derdi: "Bazı insanların değişmesini bekleme. Yılan sadece derisini değiştirir,

Düşünceli olmak bazı insanların tabiatında yok. Üstelemeyin.

Güzellik hoşa gider, zeka eğlendirir, duygusallık coşku verir. Oysa kişileri birbirine bağlayan iyiliktir.

Aptallıktan yapılan kötülüğü anlarım,' dedi. 'Cehaletten yapılan kötülüğü de anlarım. Ama bilerek yapılan kötülüğü anlayamam.

Kolun mu kırıldı? Üzülme; Belki Allah sana kanat verecek.

En tehlikeli insan tipi, yalnızlığı geçene kadar sizinle olan, sonrasında kendi yoluna bakan insan tipidir.

Karakter zekâdan daha yüksek bir yerdedir.

Hayatından silmek istediklerini gerçekten sil, çünkü geri dönüşüm kutusunda bekletirsen; sistemini yavaşlatır.

Dünyayı iyi bilirsen aldanmazsın, Ahireti iyi bilirsen aldatmazsın..."

Biliyor musun, her şeyden haberim var ama bazı şeyleri bilmek istemiyorum..

Kader, harekete geçmeyen kişiye asla yardım etmez...

Hayatını “vazgeçtiklerin” belirler. Bu yüzden bir karar alırken “neyi seçtiğinden ziyade, nelerden vazgeçtiği”ni çok iyi sorgula.

Masumiyet erdem değildir, çünkü kazanılmamıştır. Bu yüzden insan kirlenmemekle değil, arınmakla yükümlüdür.

Kırdıysa; sessiz kal. Sessizliğinden kırıldığını anlamıyorsa; onsuz kal.

Birden fazla tekrarlanan hata bir karardır.

Kurbanı kavurmaya indirgemek, orucu aç kalmaya, namazı yatıp kalkmaya, haccı geziye indirgemek gibidir. düşlerin hikmetinden sual olunmayınca, dindar bilinç çaresiz bildiğini okur ve simgelere kendince anlam vererek onların dışsallığına süreklilik kazandırır.

Mutluluk ellerinizdeyken hep küçüktür, ama bir bırakın, ne kadar büyük ve değerli olduğunu anında anlarsınız.

Seni ölüme de götürse, doğruluktan sakın ayrılma.

Bu hayatta insanları olduğu gibi kabullenmek yerine, neden sürekli değiştirme çabası içerisindeyiz. Herkesin kaygısı haline gelmiş insanı değiştirmek. Halbuki insanın tek kaygısı bir insanı anlamak olmalıydı değiştirmek yerine.

Belki de her şeyi kabullenip hayatı akışına bırakmak lazım. Zorlamak bazen çözüm değildir. Ve zorla olan hiçbir şey güzel değildir.

Sadece niyet edin ve yolunuza devam edin. Kader niyete aşıktır. Çektiğin zahmet bir gün rahmet olur.

Kalpteki her şey söylenmez, bu yüzden Allah gözyaşını, iç çekmeyi, unutkanlığı ve uzun uykuyu yarattı.

Sırf kalp kırmamak, kendime yakışanı yapmak için cevap veremediğim herkes kendini haklı zannetti.

Bir süreliğine yalnız kalmak tehlikelidir ve bağımlılık yapar.Çünkü ne kadar huzurlu olduğunu görünce artık insanlarla uğraşmak istemezsin..

babaannem hep şöyle derdi; “ve insanlar, tercihleri ile kaderlerini imzalarlar.

Bir devletin imanı arttıkça aklı azalır. Laiklik değerini bilemediğimiz bir erdem, çünkü ortak tin’in ussallığa direnç gösteren yanı, okuma-yazma gereksinimi duymayan bir toplumda kalem-klavye yerine hokka-divit kullanma ısrarından kaynaklanıyor. devleti kalp değil, us yönetir.

Tanrı gerçeği görür ama bekler…

Belki de insan her şeyi içine atmaktan boğuluyor zamanla... Stefan Zweig

Güler yüz zayıflığın değil, insan olmaktan korkmayacak gerçek güce sahip olmanın, olgun insan olmanın ifadesidir.

Yanlış düşünebilir, yanlış anlayabilir veya yanlış yapabilirsin; ama yanlış hissedemezsin."

Şimdiye kadar okuduğum en anlamlı yazı olabilir: “Geminin içi su almadığı müddetçe, sonsuz büyüklükteki deniz o gemiyi batıramaz. Siz zihninize girmesine izin vermediğiniz müddetçe, olumsuzluklar da sizi yıkamaz..”

Bir ülkede yönetimin attığı her adım riskleri daha da yükseltiyorsa o ülkede ne enflasyon düşer ne de beklentiler düzelir.

seni olgunlaştıran şey duygusuzlaştırır da

Zaman bir öncelik meselesidir. Herkes değer verdiğine müsaittir.

Namaz 5 vakit, ahlak 24 saat farzdır" sözünü ülkenin her yerine asmak lazım.

Yaşam kalitenizibüyük orandaçevreniz belirliyor.İyi konuşan insanlarla iyi konuşuyor, hoş giyinenlerlehoş giyiniyor, vizyon sahipleriylegelecek planları yapıyorsunuz. Hayat kısa; kontrolcü, kompleksli, kibirli kimselerle kaybedecek vakit yok. Çevre sürekli geliştirilmeli.

Çok sevdiğim ve iliklerime kadar hissettiğim bir sözdür:”Ben çevremde tutunacak dal aramayı ne zaman bıraktım biliyor musun? Ağacın kendim olduğunu anladığımda”

Ne kadar iyi bir insan olduğunun pek önemi yok. Nasıl olsailk hatanda en kötü insan senolacaksın.

Fakirliğin "kader" olduğubüyük bir yalandır. Tanrı açlık ve yoksullukile imtihan isteseydi; denizde balık, ağaçta meyve, tarlada buğday vermezdi ! Fakirliğin sebebi, aç gözlü hırsız yöneticilerdir !

Aydınların aydınlatamadığı halkı soytarılar aldatır.

Bazı insanları hayatınızdan çıkarmanız, onlardan nefret ettiğiniz anlamına gelmez. Sadece kendinize saygı anlamına gelir.

Sırf birisini kaybetmek istemediğin için daha fazla anlayışlı ve affedici olmaya çalıştıkça, karşındakine de hak vermeye, düzeltir sanarak konuyu kapatmaya çalıştıkça, kimse seni kaybetmekten de incitmekten de korkmamaya başlıyormuş. Hayatta aldığım en büyük derslerden biri bu.

Zor yola, kolay kişilerle çıkmak en büyük hatadır.

Herkesi mutlu etmek zorundayım zannettim, benim de mutlu olmam gerektiğini unutmuşum ...

O kadar cahilsiniz ki, dininiz var diye ahlaka ihtiyacınız olmadığını düşünüyorsunuz.

Eğer sana söylenen her şeye duygusal bir tepki verirsen, acı çekmeye devam edersin. Gerçek güç, arkana yaslanıp olayları mantık çerçevesinde inceleyebilmektir. Eğer kelimeler seni kontrol ediyorsa, herkes seni kontrol edebilir demektir. Nefes al, sakinleş ve bir şeylerin geçmesine izin ver.

Neye tahammül ettiğine dikkat et. İnsanlara sana nasıl davranacaklarını öğretiyorsun

Zaman, içinde her şeyin öldüğü şeydir.

Çehov’un dediği gibi; “Söylenecek şey çok, fakat neye yarar.”

Beklemesini bilenin her şey ayağına gelir.

Kalabalığa karışmak için hiçbir özellik gerekmez ama yalnız ve dik durmak için gerçekten çok şey gerekir.

Aldatan kişinin cinsiyeti ne olursa olsun, medeni hali şerefsizdir.

Hayat bağıra bağıra susmayı öğretir insana.

Erdem bir değere sahip çıkmak değil, o değere sahip olmaktır.

Çünkü susmak, cevapların en fenasıdır.

Karanlıktan şikayet etmek yerine, bir mum yak.

Sevdiği işi meslek edinen, bir gün bile çalışmış olmaz.

Çok kişiyle konuş, az kişiyle düşün, tek başına karar al.

Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma.

En büyük zaferimiz hiç düşmemekte değil, her düşüşten sonra yeniden yükselmemizdedir.

Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Lokman-17

Okunsun diye değil, dokunsun diye yazılır bazı şeyler.

Cömertliğin üç belirtisi vardır: Sözünün eri olmak, gereksiz yere övünmemek ve sorgusuz sualsiz bağışlamaktır.

İnsan sevdiğini "olduğu gibi sever, olmasını istediği gibi değil.

Acı, acıyla iyileşir. Aşk ise daha büyük bir aşkla.

İnsan ne kadar güçlüyse o kadar yalnız yaşar ve böyle sürer, matematikseldir.

Zor zamanlar gerçek karakteri ortaya çıkarır.

Zorlayınca olmaz. Nasipse olur. Ama zorlamadan da nasip olmaz. Çünkü kader gayrete aşıktır.

Dindar olduğu için artık ahlaka ihtiyacı kalmadığını düşünenlerin ve rakı içtiği için kendini aydın sananların arasında delirmek üzereyiz.

Her şey vaktini bekler. Bekle, senin olan sana gelecektir.

İhtiyacımızdan fazla olan her şey zehirdir. Fazla güç, fazla dinlenmek, fazla yiyecek, fazla ihtiras, fazla korku, fazla sakinlik, öfke, fazla neşe, nefret hatta iyi niyet.” Yaşamın özü ve şifası dengede kalabilmektir.

İnsan insana iyi gelmeli. Gelmeyecekse hiç gelmemeli…

Yarısı kadar bilmiyorsunuz ama iki katı kadar konuşuyorsunuz.

Ufacık bir hatada yer yarılsa da içine girsem diye düşünen, mahcup, utangaç, ince duygulu insanlar vardı bu ülkede. Mert, cömert, fedakar, yardımsever, düzgün insanlar.. Bu kadar pişkinlik yoktu, bu kadar arsızlık yoktu, bu kadar yüzsüzlük yoktu. Bu biz değiliz, böyle olmamalı.

İnsan ne kadar güçlüyse o kadar yalnız yaşar ve böyle sürer, matematikseldir.

Işığı önüne al, yürü! Gölgen arkandan ister gelsin ister gelmesin!

Haksızlığa uğramak, haksızlık yapmaktan iyidir.

Yılan, ne kadar deri değiştirirse değiştirsin yine de yılandır!

Kırdıysa; sessiz kal. Sessizliğinden kırıldığını anlamıyorsa; onsuz kal.

Cahilsin; okur öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu bunun çaresi yoktur.

Eğer birisi bir şeyi sevmezse, ona karşı adil davranmama eğilimi taşır.

Kendi yolunda giden biri, hiç kimseyle karşılaşmaz. Kendi yolunda yürümenin yapısında vardır bu.

Bin sene de okusam, ne biliyorsun diye sorsalar bana haddimi bilirim derim.

Eğer mutluysanız, tanıdıklarınızdan kaçının.

Sevdiğin kadar bekler, sevdiğin kadar affeder, sevdiğin kadar kırılırsın ama asla sevdiğin kadar sevilmezsin.

Düşünme yetkinleştiğinde yakınmayı bırakır.

Seni en çok korkutan seçeneğe git çünkü büyümene yardım edecek olan odur.

İnsanı en çok yıpratan şey, iyi niyetidir.

Kaderi belirleyen şey tercihtir, şans değil.

Hayatta daima gerçekleri savun! Takdir eden olmasa bile vicdanına hesap vermekten kurtulursun.

Anlamak masraflı iştir; emek ister, gayret ister, samimiyet ister. yanlış anlamak kolaydır oysa. biraz kötü niyet, biraz da yetersizlik kâfidir.

Yanlış trene bindiğinizde ilk istasyonda inmeye çalışın, çünkü mesafe ne kadar artarsa, dönüş maliyeti de o kadar artar.

Kötüler, kendilerine tahammül edildikçe daha çok azarlar.

Umutsuz olmayın, umutsuzluk kötüdür, beladır. Umutsuzluk diri, canlı, soluk alan insana yakışmaz.

En kötü düşmanlarımız cahil ve basit insanlar değil, okumuş ama ahlakları bozuk olanlardır.

Günümüzde uygarlaşmanın ölçütü uzaya çıkmak değil, bisiklete binmektir.

Yiyordu, içiyordu, uyuyordu, uyanıyordu; ama yaşamıyordu.

düşünmek: • yakınmak değil çözümlemek, • suçlamak değil eleştirmek, • karalamak değil açıklamak demektir. yakınma, suçlama, karalama, gerçekte, düşünmenin henüz yetkinleşmediğini gösterir.

Tolstoy diyor ki: “Cahilde eksik olan akıl değildir, o kurnazdır; eksik olan ahlaktır. Cahil, güçlüdür. Kendi mutluluğundan başka hedefi olmayan insan kötü insandır.

İnsanoğlu gariptir.Yeterince zaman verirsen her şeye alışır.

Yedi kez düş, sekiz kez kalk.

Böyle giderse böyle gitmez

Bazen; bir kelebeğin ömrü kadardır hayat. Ne kırmaya gelir; Ne de kırılmaya...

Hiçbir beklentisi olmayan bir insan asla düş kırıklığına uğramaz.

İnsan ruhu inceldikçe (algı kapasitesi arttıkça) daha küçük daha narin daha zarif şeylere eğilim duyar. oysa eğitimsiz kaba ve küçük ruhlar haz alabilmek için daima kocaman geniş büyük devasa iri şeylere yönelirler: büyük yapılar, büyük takılar, büyük arabalar, büyük hedefler…

Papatyalar kokmasa da güzeldirler.

Edepli edebinden susar, edepsiz de ben susturdum zanneder.

Aldanmak aptallık değildir. Aldanmayacağını sanmak aptallıktır.

İnsanın alışamayacağı bir durum yoktur.

Yığın psikolojisi aldatıcıdır, gevezelikten uzak durup kendini yetiştirmeye bak! [boş zaman “boşa geçirilen zaman” değil, “kişinin kendini eğitmeye ayırdığı zaman” demektir.]

Biz mağlup olduk efendim, çirkinliğe, kabalığa, bayağılığa mağlup olduk.

Kör olmaktan daha kötü olan tek şey, görebilip de, görüşü olmamaktır.

Kalp ne ile doluysa, dudaklardan o dökülür gider.

En güzel intikam iyi yaşamaktır.

Söyleyecekleriniz sessizliği bozmaya değmiyorsa lütfen susun.

Zeki insanlar: az uyur, hızlı düşünür, kolay öğrenir, çabuk alışır, zor vazgeçer.

yeme-içme orucu tutmak kolay, fakat hased kin nefret intikam öfke şiddet orucu tutmak çok zor.

Bir fikir ayrılığına rağmen karşındakine saygı duyabiliyorsan, insan olmuşsun demektir.

İnsan olmak kolay değildir, hele ki ‘insanca’ yaşanabilecek bir toplum düzeni yoksa!

Madem ki hatırı yok bunca senenin, Namı namert olsun geri dönenin.

Üzüntüsü sahte olanın ağlaması gösterişli olur.

Hayat yaşadığın andan ibarettir.

Bilmek başka, bulmak başka, olmak başka

Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen?

abdal (hâli) değişen demektir, aptal değişmeyen. o nedenle ilki evrilir, ikincisi devrilir.

Bir eşeğe eşek olduğunu ispatlayamazsınız.

Eğer sizi üzen kişilere hala selam verebiliyorsanız, bu vicdanınızın sadakasıdır.

Ne demişler, durgun sular derin olur.

Yedi kez düş, sekiz kez kalk.

İşimiz Allah'a kalmışsa, olmuş bil..

Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öperler.

İncitme! İncittiğin yerden incinirsin.

Davet et, hayret et, af et, tövbe et ama, ihanet etme.

Allah'tan kitap'tan dem vuran adamın ne dediğine değil, ne yediğine bak, çünkü dediği iddia, yediği ispattır.

Olmamasına razıyım. Oluyormuş gibi olmasın yeter.

Yoksulluğu bitirmek hayır işi değildir. Bir adalettir.

Eğitim vermenin en rasyonel yolu örnek olmaktır.

Güvenin şartı samimiyettir, kayıtsız şartsız samimiyet.

Suskunluk, aşağılamanın en iyi anlatım biçimidir.

Ne söylediğinizi, biraz da nasıl söylediğiniz belirler.

Bir şeyi yapmak isterseniz, bir yolunu bulursunuz. İstemezseniz de bir bahane bulursunuz.

Sadece iyi olman yetmez; Kötüden de uzak durman gerekir...

Doğruları biliyorsan, yalanları dinlemek eğlencelidir.

Yaşayan değişir.

Susmak, insanı ele vermeyen sadık bir arkadaştır.

Acı duyabiliyorsan canlısın. Başkalarının acısını duyuyorsan insansın.

Okumak, kişinin kendi kafası yerine başka birisinin kafasıyla düşünmesidir.

Bir insan kendisine hakim değilse tercihlerine göre değil isteklerine göre hareket eder.

Kişinin susması her zaman söyleneni onayladığı anlamına gelmez.Bazen canı aptallarla tartışmak istemiyordur.

Ne kadar akıllıca olursa olsun, hiçbir kural, şefkatin ve düşünceli davranışın yerini tutamaz.

Hiçbir şey eyleme geçen cahillik kadar korkunç olamaz.

Algın değişirse hislerin değişir; hislerin değişirse tepkilerin değişir ve tepkilerin değişirse deneyimin değişir.

Sanki yarın ölecekmiş gibi yaşa. Sanki sonsuza dek yaşayacakmış gibi öğren.

İki şey sonsuzdur; İnsanoğlunun aptallığı ve evren. Fakat ikincisinden emin değilim.

Zamanla size inanabilirim ama şimdi güvenemiyorum.

Mutluluk, yetinmeyi bilenlerindir.

Yalan söylemekte hırsızlıktır. Başkasını gerçeği öğrenme hakkını çalmış olursun.

Sır gibi seversen eğer, muradın gerçekleşir. Çünkü tohum, toprağa gizlenirse yeşerir.

Zihin fukara olunca, akıl ukala olurmuş.

Nereye gittiğini bilen insana dünya yol verir.

Tabağına yiyebileceğin kadar yemek, hayatına sevebileceğin kadar insan al. İsrafın lüzumu yok.

Küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek ve sevilmek için çareler arayın.

Belki de insan sevilmekten çok, anlaşılmayı istiyordu.

Ama sessizlik boş değildir, aksine dopdoludur.

Türkiye'deki en temel iletişim sorunlarından biri: Zarif davrandığınızda zayıf sanılmanız.

Eğer ihtiyacınız olmayan şeyleri satın alırsanız, çok geçmeden ihtiyacınız olan şeyleri satmak zorunda kalırsınız.

Şöhret paraya benzer, orada çok kalırsanız fiyatlar düşer.

Ben 4 kişiyim: 1 ben, 2 içimdeki, 3 aynadaki, 4 kalbimdeki... Ben'i geç, içimdeki zaten deli, kır aynadakini. Ya kalbimdeki?

Tez elde edilen başarı, insanı kararsız ve maceraperest yapar.

Kıskanç insanların sessizliği fazlasıyla gürültülüdür.

Herkes sizi göründüğünüz gibi görür fakat gerçekte nasıl biri olduğunuzu çok az kişi hissedebilir.

Kıyıya vurmadıkları sürece, balıklar suyun farkında değildirler.

Şeytan ateşte yanarak ölmez Onu iyilik öldürür!

Hatalar doğaldır fakat zeka aynı hatayı iki kez yapmamaktır.

Düşmanını hiç düşünmemek, onu yenmek demekti.

Gerçek, ona layık olana söylenir...

Bence, ne yapılsa da iki insanın hakkı ödenmez. Bunlar: öğretmen ve annedir.

Dertlerinizi başkalarına anlatmayın. Çoğunun umrunda olmaz, geri kalanı ise memnun olur.

Eksiklerini, yetersizliklerini, günahlarını kibirle örtmeye alışmış zekalar nezdinde suçlu hep başkalarıdır.

Zekanın en sivri noktası şüphe ve tereddüttür.

Adettir, babanın topladığını oğlu saçar.

İyi insanlar cennete gider" değil, iyi insanlar nereye giderse cennet orası olur...!

Yalnızlık iyidir, insan kafasını dinler.

Yanlış düşünebilir, yanlış anlayabilir veya yanlış yapabilirsin; ama yanlış hissedemezsin.

İnsanoğlu; havada kuşlar gibi uçabilmiş, suda balıklar gibi yüzebilmiştir. Ancak kardeşçe yürümeyi becerememiştir.

Genellikle bütün büyük yanlışlıkların altında gurur yatar.

Bazen bir şeyleri kaybederek elde edersin.

Ahlak sadece ne yaptığınızla değil, onu neden yaptığınızla da ilişkilidir.

İnsan, öğrenmeyi bıraktığı gün yaşlanır.

Zaman büyük bir öğretmendir, ama ne yazık ki tüm öğrencilerini öldürür.

Hiç kimse duymak istemeyen biri kadar sağır olamaz.

Bilginin kendisi güçtür.

Para deniz suyuna benzer, ne kadar çok içersen o kadar çok ona susarsın.

Dedikoduları olduğu gibi bırakırsan, kendi kendilerine yok olup giderler. Bir şeyleri hararetle inkâr etmek daima suçluluğu çağrıştırır.

Zihin soruları sorar fakat yanıtlar kalptedir.

Bir insana başkaları yanında verilen öğüt, öğüt değil, hakarettir.

Şeytan ateşte yanarak ölmez Onu iyilik öldürür!

Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öperler.

Sen değişmezsen, hiç bir şey değişmeyecek...

Defter aynı olduğu sürece, yeni bir sayfa açmanın ne önemi var? Bazen defteri değiştirmek zorundasın.

Sorgulanmayan hayat yaşamaya değmez.

İnsan inanabileceği gerçek-dışılıkları inanamayacağı gerçeklere yeğler.

Şiddetin zekası vardır, aklı ve vicdanı yoktur, o yüzden irfanı da yoktur. Savaş için belki zeka, ama barış için akıl gerekir.

Cehaletin mutluluk getirdiği yerde, zeki olmak budalalıktır.

Başarısızlık, daha zekice başlama fırsatından başka birşey değildir.

Hayat satranç gibidir. On parçanı kaybedip yine de kazanabilirsin.

Ne güzel anlatmış Ara Güler; "Rastgele çekilen fotoğraflar daha güzel çıkar, tesadüfen tanışılan insanlarla daha mutlu oluruz, kıyıda köşede uyuyakalmak uykunun en keyiflisidir, plansız hadi denilerek yapılan aktiviteler daha eğlencelidir. Her şeyin kendiliğinden olanı güzel.

Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak bir sanattır.

Mantık sizi A'dan B'ye götürür, hayal ise heryere.

Abdal (hâli) değişen demektir, aptal değişmeyen. o nedenle ilki evrilir, ikincisi devrilir.

Deneyim düşüncenin, düşünce ise eylemin çocuğudur.

Hatadan korkan bir insan hiçbir şey yapamaz.

Testinin içinde ne varsa dışına o sızar.

Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Bugün hayat veren su, yarın sizi boğabilir.

İnsan dostunu düşmanından daha zor affeder..

İnsanlar sahip olduklarını küçümser, sahip olmadıklarını önemser.

Hayvanlar arasında bir güvercin olmak için doğmuş bir yaratığın, bir yırtıcı kuş haline geldiği hiçbir zaman görülmemiştir. Bu yalnız insanlarda görülür.

Herkes senin nasıl göründüğünü bilir ama çok az insan nasıl olduğunu hisseder.

Dünyada anlaşılmamak kadar güç ve ağır bir şey yoktur.

Söz bitebilir, fakat sükût hiç bitmez. Çünkü o, dünyanın en uzun cümlesidir...

Belki de insan sevilmekten çok, anlaşılmayı istiyordu.

Allah'ı seven yaşar, dünyaya meyleden şaşar.

İnsan hiçbir şeye alışmamalı…

Beyinleri ve yürekleri olan insanları severim.

Samimiyet öyle bir dildir ki; kör de görür, sağır da duyar.

Eğer çok zor olmadıysa yanlış yapmışsındır.

Olmamasına razıyım. Oluyormuş gibi olmasın yeter.

Aynı yolu beraber yürüdüğümüzü sandığımız insanlar, aslında bize sadece gidecekleri yere kadar eşlik ediyor.

Küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek ve sevilmek için çareler arayın.

Dünyada herkesten çok kendini sev, çünkü dünyada her şey kişisel çıkara dayalıdır.

Tabağına yiyebileceğin kadar yemek, hayatına sevebileceğin kadar insan al. İsrafın lüzumu yok.

Nefret ettiğin insanla iyi geçinme çabasına siz medeniyet diyorsunuz, ben sahtekarlık diyorum. O yüzden anlaşamıyoruz.

Başkasını yargılama hakkın olmadığını asla unutma!

Sevmek zaman ayırmaktır. Boş zamanları doldurmak değil.

Dünyanın en yüce tahtına da çıksanız, oturacağınız yer, yine kendi kıçınızın üstüdür.

Düşünmek zor iştir, muhtemelen bu nedenle çok az kişi düşünür.

Sen hüzünlüsün diye dünya durup sana yol vermeyecek.

Hayatta yapabileceğiniz en büyük hata, sürekli bir hata yapmaktan endişe duymaktır.

Siz doğru olmaktan asla şaşmayın Allah sizin için yanlış olan insanları hayatınızdan bi şekilde çıkarıyor sonradan bunu daha iyi anlıyorsunuz

Konuşmak sonucu değiştirmeyecekti, ben de kafamı yormadım.

Talihli olanın horozu da yumurtlar.

Küçük işlerde doğruluğa dikkat göstermeyen bir kişinin büyük işlerine güvenilemez.

Boş bir çuvalın dik durması zordur.

Dehanın 10’da 1’i yetenek 10’da 9’u da çalışmaktır.

Mutlu bir hayat yaşamak istiyorsanız hayatınızı bir amaca bağlayın, kişilere veya eşyalara değil.

Mutlu olmak istiyorsanız, olun.

Kurnaz adamlar okumayı anlamsız bulur, basit insanlar hayran kalır, bilge kişilerse okuduklarından yararlanır.

Birileri bugün gölgede oturuyorsa, uzun zaman önce birileri ağaç diktiği içindir.

Putları mı yıkmak istiyorsun, hadi o halde, önce kendi putlarından işe başla! hangilerinden mi? örneğin içinde büyüttüğün şu cehalet gaflet kin hased putlarından başla! yapamayacaksın, çünkü o zavallı yüreğin bir put ormanı haline gelmiş ama belinde ilim-irfan baltası yok!

Gülmekten daha güzel bir eylem varsa o da güldürmektir.

Birine bir şey öğretebilmek için önce muhatabın o şeyi bilmediğini bilmesi gerekir. Cahilin bilgiye, gafilin uyanmaya ihtiyacı vardır, çünkü uykuda olan öğrenemez. Öğrenmeye yeteneksizliğin diğer adı: uykuda olmak. halk ancak sarsılırsa uyanır, ne ki nârâ’yla değil, çığlıkla!

Kişinin kendisine dışarıdan bakmasını öğrenmesi gerek..

Hayattan pek çok şey öğrenen insanlar, neşeli ve masum kalamazlar.

Beyin her şeyin farkında ama kalp anlamamakta ısrar ediyor.

Dünya bir penceredir, Her gelen baktı geçti...

Bazen bir sessizlik bütün sözlerden anlamlıdır.

Ve unutma: çok duyulmak istiyorsan az konuş.

Duvarı yıkmaya gücüm yetmiyorsa kendimi parçalayacak değilim elbette. Ama önümde duvar var diye boyun eğmeyi de kabullenenem.

Düştüğünde yanında olan değil, kalkman için el uzatan dosttur.

Unutma; kötü günde katkısı olmayanın iyi günde hissesi yoktur.

Sağlam çocuklar yetiştirmek, bozulmuş yetişkinleri düzeltmekten daha kolaydır.

Ne yaparsan yap, pişman öleceksin. Belki yaptıklarından, belki de yapmadıklarından.

Ruhunu yitirmiş bu çağın vebası; düşünememek değil, hissedememektir.

Vicdanın ikinci bir kanun koyucu olduğuna inanıyorum. Bizim yakalayamadıklarımızı o kaçırmaz.

Çiçeklerin altında yılanların olduğunu da öğrendim.

Kalbi eğitmeden, aklı eğitmek eğitim değildir. Vicdan olmadan, bilgi sahibi olmak tehlikelidir.

İnsanların, senin hakkında ne düşündüklerini önemsemeyerek, ömrünü uzatabilirsin mesela.

Üzülme! İstediğin bir şey olmuyorsa, ya daha iyisi olacağı için; ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.

Sonra bir zaman gelir, insan değişir ve her şeyi bambaşka görmeye başlar.

İnsanı, bedenen ameliyat etmek için uyutmak, ruhen ameliyat etmek içinse uyandırmak gerekir...

Kötü mantarlara elini sürmediğin gibi kötü insanlardan da uzak durman gerekir.

Cesaret, nelerden korkulmayacağını bilmektir.

İnsana en çok acı veren şey,söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki uçurumdur...

Açık açık konuşun, çünkü doğru insanlar açık olmayı sever.

İyiler kaybetmez, kaybedilir...

Boş boş seviyorum demekle olmaz; göstereceksin sevdiğini, hissettireceksin.. Yapamıyor musun? O zaman yoldan çekileceksin.

Uğraşma boşuna. Seni ancak gördükleri ve duydukları kadar anlayacaklar. Gördükleri, ancak kendi anladıkları kadarı olacak.

En iyiyi ararken iyiyi kaybediyorsunuz.

Eğer biri yanılır da diğeri düzeltmezse hata iki tarafındır.

Gerçeğe uygun olmayan bir teoriniz varsa teorinizi değiştirmeniz gerekir. Aksi taktirde gerçeği değiştirmeye çalışmak gibi absürd bir duruma düşersiniz.

Kitap zekâyı kibarlaştırır.

Bir şey arzu etmek fakirlerin zenginliğidir.

Mantık sizi A'dan B'ye götürür, hayal ise heryere.

İnsan beklentisi kadar mutludur. Formül: Sıfır beklenti, sonsuz mutluluk.

Bazı insanları sebepsiz seversin. Bazılarına bin sebep arar, yine sevemezsin.

Aşırı hız yapan hayaller, gerçeklere çarparak durur.

Kaderimizi arkada bıraktığımız şeyler belirleyecek.

İnananlar mutludur, şüphe edenler ise bilgili.

Yaşlanmak bir dağa tırmanmaya benzer. Çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır, ama görüş açınız genişler.

Eğer mutluluğunuz bir başkasının yaptıklarına bağlıysa, çok ciddi bir sorununuz var demektir.

Unutmayın, olgunluğun yaşla hiçbir ilgisi yoktur.

Ateş karşısında bozulmayan altın, altın karşısında bozulmayan kadın, kadın karşısında bozulmayan erkek; kalitelidir.

Aptallar ne affeder ne unutur, saflar affeder ve unutur, akıllılar ise affeder; ama asla unutmaz.

İnsanı iki şey kaygılandırır: nedenini bil(e)medikleri veya nedenini bilse bile üstesinden gelemedikleri.

Boş bir kafa, şeytanın çalışma odasıdır.

Uzak ve imkansız gözüken bir şey, bir anda yakın ve mümkün olabilir.” der. Nasip, çok güzel bir ihtimaldir.

Bir kelime kararını, bir duygu hayatını, bir insan seni değiştirebilir.

Nezaketi zayıflık sananlar var. Yalakalığı emek sananlar var. Aldatmayı yetenek sananlar var. Mütevazılığı aptallık sananlar var. İyi niyeti enayilik sananlar var. Kazık atmayı kurnazlık sananlar var. Küfür etmeyi samimiyet sananlar var. Yüzsüzlüğü özgüven sananlar var.

Bir toplum gerçeklerden ne kadar uzaklaşırsa; gerçeği söyleyenlerden o kadar nefret eder…

İki ömrün olmasını isterdim; birisi okumak diğeri yaşamak için.

Bir defa aldatan kişiyi affedersen, seni yine kullanır. Çünkü ihanet bir ruh hali değil, karakterin dökülüş biçimidir.

Saygısıza haddini bildirmek, yetime kaftan giydirmek kadar sevapmış.

Dik dur ve gülümse; Bırak neden gülümsediğini merak etsinler.

Aptallarla dolu bir dünyada yaşarken sinirlenmemem olanaksız.

Aklımdasın diyen balıklar, ömrümsün diyen kelebekler gördüm.

Kalabalığa karışmak için hiçbir özellik gerekmez Ama YALNIZ ve DİK durmak için Gerçekten çok şey gerekir.

İnsanlar sevilmek için yaratıldılar. Eşyalar ise kullanılmak için. Dünyadaki kaosun nedeni; eşyaların sevilmeleri ve insanların kullanılmasıdır.

Ne sebeple olursa olsun hatanızın üzerine kara kara düşünmeyin.Temizlenmenin yolu çamurda yuvarlanmak değildir.

Öfke gelir göz kızarır, öfke gider yüz kızarır.

Olmamasına razıyım. Oluyormuş gibi olmasın yeter.

İyi bir yara izi, en iyi nasihatten daha değerlidir.

Başarıya ulaşmak istiyorsanız, her şeyden önce duygularınızı bu kadar belli etmemeye çalışın.

Dinlemeyi bilmeyen insanla konuşmaya çalışmak dünyanın en saçma şeyi.

Asla bir salakla tartışmayın... Çünkü dışarıdan bakanlar hanginizin salak olduğunu anlamayabilir.

Eğer birisi bir şeyi sevmezse, ona karşı adil davranmama eğilimi taşır.

Işığı önüne al, yürü! Gölgen arkandan ister gelsin ister gelmesin!

Ben üzgündüm. Ama onlara "yorgunum" dedim.

Ben insanları çok inceledim. Artık onlardan fazla bir şey de beklemiyorum.

Dün zekiydim, dünyayı değiştirmek isterdim. Ama bugün akıllıyım, kendimi değiştiriyorum.

İnsan, kişiliğini küçük şeylere olan tutumuyla belli eder.

Ne zaman ki güçlü olmak, tek çare olarak kalır; o zaman anlarsın ne kadar güçlü olduğunu.

Unutma ki, zekâ sorumluluk demektir.

Başarıyı getiren şey yanındakilerin sayısı değil, inandığın şeylerin niteliğidir.

Gösteriş insanın kültürel zayıflığını yansıtma halidir.

Başına gelenden başkasını mesûl tutma! Neticede muhatap sen olduğuna göre, olanın müsebbibi de sensin demektir!

İnsanlar seninle konuşmayı bıraktığında, arkandan konuşmaya başlarlar.

İnsan parasız pulsuz olduğunda kafası işlemeye başlar.

Başarısız olmayı göze alamıyorsak başarılı da olamayız.

Lafa geldi mi herkes şikâyetçi. Fakat bir şeyler yapalım dediğinizde, önce kendi çıkarlarına bakıyorlar.

Seçme özgürlüğü varken iyinin yanında olmayan insan aptaldır.

Fazla yakınlığın getirdiği uzaklıktayız.

Kimseye iyidir veya kötüdür demekte acele etmiyorum. Çünkü insanlar beni her zaman şaşırtmayı başarmışlardır.

Ne garip... Kazanmak insanlara yetmiyor. Diğerlerinin kaybettiğini de görmek istiyor...

Ekonomideki ilk ders istekleri karşılamaya yarayan imkânların kıt olduğudur. Siyasette ilk ders ise ekonomideki ilk dersin dikkate alınmamasıdır.

Düşmanları mı var ? Ne hoş! Bu, hayatta bazı konularda karakterli bir duruş sergilemişsin demektir.